Destekten yoksun kalma tazminatı; hukuka aykırı bir fiili ile ölüme sebebiyet veren kişiden, ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin talep edebileceği bir tazminat türüdür. Hukuka aykırı fiil sonucu gerçekleşen yaralama olayında zarar göreni yaralanan olarak kabul etsek de, fiil sonucu ölüm ile sonuçlanmışsa ölen kişinin varlığı ortadan kalktığından ölümden zarar gören ölenin yakınlarıdır[ii]. Ayrıca hak sahipleri manevi tazminat taleplerini aynı dava içerisinde ileri sürebilir. Tazminatı talep edebilmek için kanunun aradığı şartları taşımak gerekmektedir. Şartları sıralayacak olursak:
Ölüm olayının gerçekleşmesi
Olayın hukuka aykırı bir fiil neticesinde gerçekleşmesi
Ölen ile tazminat isteyenler arasında fiili bir destek ilişkisi olması
Ölen kişinin bakım gücüne sahip olması şeklinde sıralanabilir.
Hak sahipleri olarak bahsedilen kişiler ölen kişinin mirasçısı olarak algılanmamalıdır. Zira destek ilişkisi içerisinde olan ve şartları sağlayan herkes bahse konu tazminat için hak sahibi olarak nitelendirilebilir. Bu ilişki tespit edilirken ‘düzenlilik’ ve ‘süreklilik’ koşulları aranmaktadır. Tazminat hesaplanırken gelir paylara bölünerek destekten yoksun kalanlara paylaştırılır. Gelirin hangi miktarda paylara bölüneceği yerleşmiş içtihatlara[iii] göre; işlemiş dönem hesabı, işleyecek dönem hesabı, bakiye ömür gibi değerler göz önünde bulundurularak hesaplanır. Ancak konu incelememiz kapsamı dışında kaldığından detaya yer verilmemiştir.
6098 Sayılı Borçlar Kanunu 53, 55 inci maddeler arasında değinilen destekten yoksun kalma tazminatı kapsamında bahsedilen zarar uğranılan bedensel zarar değildir. Ölen kişinin yaşamı sırasında destek verdiği hak sahiplerinin, söz konusu desteğin ortadan kalkması sonucu uğradığı zararlardır.
Destekten yoksun kalma tazminat davasında yetki genel hükümlere tabidir. Davalının yerleşim yeri, davalı şirketse şirketin merkezinin bulunduğu yerde veya haksız fiilin meydana geldiği yerde dava açılabilir. Hak kaybına uğramamak adına konu ile ilgili süreçlerin avukat eliyle yürütülmesi fayda sağlayacaktır.
Kaynaklar:
[iii] Yargıtay 17. H.D. 11.06.2019 gün 2016/17865 E., 2019/7355 K.
Yazar
Mehmet Tuğberk DEKAK
Comments